Bugüne dek hiç kimseden duymadığım alışkanlık, takıntı, huy, kuruntu ve benzeri şeylere sahibim.
Açık gri ve füme rengi olmak üzere aynısından aldığım tunikler :)
Bir sürü rengini alıp bir kısmını anneme bıraktığım el çantaları...
Daha geçenlerde aldığım, birinin etiketi bile üzerinde duran pantolonlar...
Sonracığıma aynısının tıpkısı hırkalar :)
Bu yaz bol bol giydiğim, yanlardan bağlamalı ikiz tişörtler...
Daha resmini çekmeye üşendiğim beş-on çift tişört/tunik daha...
Küpeler, fularlar, ayakkabılar, botlar, kazaklar...
Evet efenim, imkanım varsa ''ikilerim'' :)
Buna benzer alışkanlıkları olanlar beri gelsin de göreyim :)))
Bugün bunlardan biri olan ''ikileme'' huyumdan bahsetmek istedim :)
Dolabımı düzenliyordum bugün.
Kolilere yerleştiriyordum kıyafetlerimi ufaktan ufaktan :) Taşınırken aynı gün hem toplama-hem kolileme işiyle uğraşmayayım diye zaman buldukça toparlanıyorum.
Elime bir sürü ikiz eşya geçince ve de fotoğraf makinesi yanımda olunca ''hadi üşenmeyeyim, fotoğraflayayım'' dedim :)
Dolabımı düzenliyordum bugün.
Kolilere yerleştiriyordum kıyafetlerimi ufaktan ufaktan :) Taşınırken aynı gün hem toplama-hem kolileme işiyle uğraşmayayım diye zaman buldukça toparlanıyorum.
Elime bir sürü ikiz eşya geçince ve de fotoğraf makinesi yanımda olunca ''hadi üşenmeyeyim, fotoğraflayayım'' dedim :)
Eğer bir kıyafeti/aksesuarı/eşyayı çok sevdiysem, çok yakıştırdıysam kendime, ya iki tane alıyorum ya da o kıyafetin iki ayrı rengini alıyorum. Giysi ve ayakkabı dolaplarım ikiz kıyafet ve ayakkabılarla dolu :)
Belki de -burada yazar suçu bi' şeylere yükleme ihtiyacı duyuyor- ikizler burcu olmamdan kellidir bu ''ikileme'' deliliğim :)
Belki de -burada yazar suçu bi' şeylere yükleme ihtiyacı duyuyor- ikizler burcu olmamdan kellidir bu ''ikileme'' deliliğim :)
Bu ikileme huyu hem çok iyi bi' şey, hem de çok kötü bi' şey efenim. Şöyle ki, eğer aldığınız eşya kaliteli ve güzelse, size de pek yakıştıysa değmeyin keyfinize oluyor.
Upuzuuuun bi' süre boyunca o kıyafeti zevkle giyiyorsunuz. Eskime, aynısından bulamama gibi dertleriniz yok, yedeği dolabınızda sizi bekliyor :)
Ama, gaza gelip, bir anlık ''alayım gitsin'' düşüncesiyle aldıysanız, dolabınızda hemen hiç giyilmeyen bi' çift kıyafetiniz oluyor, aylarca olduğu yerde duruyor, bütçenize de çifte kazık olarak yansıyor elbette :)
Size benim ikilediklerimden örnekler vereyim;
Upuzuuuun bi' süre boyunca o kıyafeti zevkle giyiyorsunuz. Eskime, aynısından bulamama gibi dertleriniz yok, yedeği dolabınızda sizi bekliyor :)
Ama, gaza gelip, bir anlık ''alayım gitsin'' düşüncesiyle aldıysanız, dolabınızda hemen hiç giyilmeyen bi' çift kıyafetiniz oluyor, aylarca olduğu yerde duruyor, bütçenize de çifte kazık olarak yansıyor elbette :)
Size benim ikilediklerimden örnekler vereyim;
Geçenlerde aldığım ve ''birine bir şey olursa diğeri sağlam kalır ve kullanmaya devam ederim'' dediğim metal kutular.
Aslında bu kutularda günlük ped vardı. ROSSMANN bi' promosyon yapıp, günlük pedleri çantamızda hijyenik şekilde taşımamız için metal kutular yapmış. Gelin görün ki kutular kalem kutusu-makyaj kutusu veya cüzdan niyetine bile kullanılabilir olunca bi' sürü aldım :)
Biri ofiste kaldı, biri çantamda...dahası da var yani :)))
Aslında bu kutularda günlük ped vardı. ROSSMANN bi' promosyon yapıp, günlük pedleri çantamızda hijyenik şekilde taşımamız için metal kutular yapmış. Gelin görün ki kutular kalem kutusu-makyaj kutusu veya cüzdan niyetine bile kullanılabilir olunca bi' sürü aldım :)
Biri ofiste kaldı, biri çantamda...dahası da var yani :)))
Bu yaz aldığım, önü çiçek desenli-arkası yarı şeffaf tül, krem rengi ve siyah iki bluz.
Füme ve fuşya rengi, bol balıkçı boğazlı-yarım kollu iki bluz.
Siyah ve mavi iki tane tayt.
Açık gri ve füme rengi olmak üzere aynısından aldığım tunikler :)
Bir sürü rengini alıp bir kısmını anneme bıraktığım el çantaları...
Daha geçenlerde aldığım, birinin etiketi bile üzerinde duran pantolonlar...
Sonracığıma aynısının tıpkısı hırkalar :)
Bu yaz bol bol giydiğim, yanlardan bağlamalı ikiz tişörtler...
Daha resmini çekmeye üşendiğim beş-on çift tişört/tunik daha...
Küpeler, fularlar, ayakkabılar, botlar, kazaklar...
Evet efenim, imkanım varsa ''ikilerim'' :)
Buna benzer alışkanlıkları olanlar beri gelsin de göreyim :)))
Görsel: Sahibinin sesi - Sittirella marka
Bende de var, özellikle giysilerde, aynı renkten iki tane, ya da farklı renklerde alırım, ama her zaman olmuyor bu, arada çok sevdiğim bir şey olursa.
YanıtlaSilTüniklere bayıldım, nereden aldınız?
Ne güzel, benim gibi bi' kişi daha varmış en azından :)
SilPolonya'da yaşıyorum. Burada bi' mağazadan aldım. Şimdi baktım, ''My Star'' diye bi' markaymış.
Bilmem bu bilgi işinize yarar mı? :)
Hemen gugıla baktım, İstanbul Bayrampaşa'da My Star Tekstil varmış, acaba buradan mı Polonya'ya gidiyor diye düşünmedim değil :))
YanıtlaSilBence oradan gelmiştir :)
SilBurada sık sık Türk markalarını buluyorum ve gayet uygun fiyata alıp kullanıyorum.
Bence gidip bakmakta yarar var, perakende satış yapıyorlarsa çünkü gerçekten çok kullanışlı ve kaliteli çıktı bu ürünler :)
Tavsiyemi de etmiş olayım :)
Efendim papucun ne onemi var, ayaklar guzel, kiz guzel, ismi de Sindirella, dolmakalemde kullanirmis ...
YanıtlaSilPelikano dolmakaleminle ilgili uc kalinligi problemini sihilli tedi Zupi gelip soyledi, ben de kiz uzulmesin anlatayim diye gelip yazayim dedim.
Simdi Pelikano dolmakalemlerde Fine bulunmuyor. Onun yerine musteri uzulmesin diye gencler, cocuklar, yeni baslayanlar icin olan A tipi uc olan Pelikanolardab veriyorlar. Pelikano kutusunun bir yerinde kirmizi bir isaretle veya ucun sag yada sol yaninda bir A harfi olali. Pelikan hedef kitleyi yukarida belirTtigim gibi kabul ettiginden ya M uc ya da A uc yapiyor. A uc ile M ucun farki uc topu formunda. A tip uc, cocuklar ve baslayanlar yazmaktan sogumasinlar ve yanlis tutus acisinda bile yazabilsinler diye tasarlamis. Cok guzel bir uctur. Yalniz A uc M uctan belli belirsiz miktarda incedir.
Su el cantalarina bayildim. Guzel dolmakalem kutusu olur. Artik yeni eve giderken birini unutmus gibi yapsan :-):-)
Tum aileye sevgilerimle..
Sizin yorumlarınız beni her defasında çok mutlu ediyor :)
SilNasıl şımarıyorum, nasıl gülümsüyorum görmelisiniz :)
Açıklamalarınızı okuyunca çok ilginç bir durumla karşı karşıya olduğumuzu farkettim; benim Pelikano'mun ucu F.
Üzerinde de (ucun üzerinde) F yazıyor. Şu an fotoğraf çekemiyorum ama ilk fırsatta pembiş-plastik dolmakalemimi ve ucunu fotoğraflayacağım, sizinle paylaşacağım.
Söylediklerinize aynen katılıyorum. İlk almak istediğimde sadece solaklar için ve M uçlusu vardı. Sağlak olduğum ve F uç istediğim için sipariş üzerine getirdiler, hatta bir kaç gün beklemiştim.
Geldiğinde M uçla kıyaslama yapmak istemiştim ve sonuç biraz üzücüydü benim için. Aradaki fark öyle belirsizdi ki, bundan sonra olurda dolmakalem alırsam EF uç almaya karar verdim :)
Ben dolmakalem cahiliyim. Ortaokul yıllarımdan beri -o da geçen yıl- iki dolmakalem aldım. Biri oldukça ağır ama kıpkırmızı ve küçük olduğu için albenisine vurulduğum ve bolca tutukluk yapan, yazmak için birkaç çizik atmak gereken ve metal kapağından dolayı pas sorunu yaşadığım bir dolmakalem oldu. Yazarken oldukça yoruyor. Bilinmedik bir marka, onu da paylaşırım burada.
Baktım sorun yaşıyorum, ''ben bu işe en başından başlayayım'' diyerek gittim bu bahsettiğim Pelikano'mu aldım. O kadar memnunum ki, şimdi gidip-gelip başka renklerine bakıyorum :)
Burada bolca Waterman ve Parker bulunuyor. Fiyatları da Türkiye'ye göre biraz daha uygun (muş... Buraya iş gezisine gelen bir iş arkadaşım söyledi. Sevgilisine hediye olarak bir çift Parker seçmiştik birlikte) ama şunu söylemek istiyorum; hiç bir Waterman veya Parker kalbimi fethedemedi. Pelikan nedense benim için en güvenilir ve kullanışlı ve de hesaplı marka.
Bir gün, dolmakaleme gözüm kapalı birkaç yüz dolar verebilecek imkana sahip olursam; hafif, el yormayan, ince uçlu ve Pelikan gibi kağıda dokunduğu an yazmaya başlayan bir dolmakalem almak istiyorum :)
El çantalarına gelince; ilk anda metal kutulardan bahsediyorsunuz zannetmiştim, çünkü onlar kalemlik olarak şahaneler ama sonra el çantasından bahsettiğinizi farkettim. Hemen bir deneme yaptım :)
Çantalar dolmakalemlik olarak gerçekten kullanışsızlar. Dolmakalem için kocaman oldukları halde kapama şeklinden dolayı içine bir, bilemediniz iki dolmakalem koyabilirsiniz. Meydinçayna çantalar :) Yine de ''bir tane dolmakalem taşısın bana yeter'' derseniz, yeni eve geçerken postanede unutuvereyim birini sizin için, aşkolsun :)))
Aile fertlerinden sevgi ve miyavlar kucak dolusu :)
Şunun şurasında kaç tane Kül Kedisi Prensesimiz var ki..
SilHaklısın Pelikano da solak ve sağlak seçeneği var. Uçda bir şey farketmiyor da tutuş yeri solakların tutuş şekline göre biçimlendirilmiş. Pelikan solaklar için nadir dolmakalem yapan firmalardan bir tanesi. Fakat gençlik serilerinde EF var mı bilmiyorum. Aslında Pelikano ya pembe deyişinden anladığım kadarıyla yeni versiyonunu kullanıyorsun. Klips kısmı haricinde tank gibi kalemdir. Hayatta bir şey olmaz zibidiye. Bana sorarsan amazon.de de 55-60 euro arasına pelikan Pelikan m200 ler var. Bir tane alırsan yıllarca tepe tepe kullanırsın. Hem sağlam hem de klas bir görüntüsü vardır. Asil durur.
Ama sonra alırsın şimdi evin masrafları, ödemeleri derken ekonomiye ihtiyaç var. Hiç gerek yok el çantasına. zaten şurada kız kıza konuşuyoruz. Hem zaten insan kaç kere bir prensesle konuşma şansı yakalar ki..,
Benden de hepinize ve o tüylü zımbırtıya sevgiler.
Size soracağım elbette :)
SilPelikan m200 haneme yazıldı bilin :) Şu taşınma işlerini bir bitirelim ilk işim kendime bir m200 almak olacak. Hemen google amcaya sordum, burada/Polonya'da hemen alabileceğim yeşil-mermer görünümlü ve siyah gövdeli iki seçeneğini çıkardı karşıma. Anladığım kadarıyla kartuş sistemi yok M200'lerde.
Olmasın, pompalı sisteme geri dönüş yaşarım :) Mürekkep lekesi kanımca yeryüzünde bulunan en güzel leke; her kıyafete pek yakışıyor :)
Bu tüylü zımbırtıların da miyavları var size :)
Sevgilerimle.