Hava gıpgri...gısgri...
Olmadı bu kelime.
Nasıl desem? Böyle, hain gibi, sinsi, yumuk yumuk gri bulutlu, bol yağışlı, biraz soğuklu, garip bi'şi :/
Hani, tatilimin ilk günü ya... hava sanki gıcıklık yapıyor gibime geliyor bana.
Küfretsem ayıp olur mu? diye düşünüyorum.
Yalan söylüyorum nan, bol bol saydırdım havaya-bulutlara ve yağmura :)
Bi' yaz göremedik gitti canına yandığımın memleketinde!
Ya arkadaş, hep mi bi' yamukluk yapar hava dediğin şey insana?
Hep mi bi' ısıtır-bi' üşütür? Hep mi can sıkar?
Olaya bak:
Hani geçenlerde fotoğraf makinesi almaya gittik ya?
İşte o gün, sımsıcaktı hava. Efil efil giyindik, hatta altımda bi' kaç önceki yazıda bahsettiğim, çiçekli-dallı-güllü donum vardı, ayağımda da o meşhuuuur boncuk mavi pabuçlarım.
Ama evden çıkarken ne olur-ne olmaz diye, eşimin kahkahaları arasında aldım ''Gay Pride'' şemsiyemi yanıma :)
Benim bi' şemsiyem var, gök kuşağı gibi, kocaman bi'şi bö'le.
Hani, gay pride yürüyüşünde rengarenk bayraklarını sallarlar ya... a-ha aynen öyle :)
Bazen yürürken, çeviriyorum onu böyle bi' sağa-bi' sola, ''Üsküdar'a gider iken aldı da bir yağmur'' diye diye :)
Taktım onu koluma, eşimin alaycı bakışları arasında, baston niyetine tırım-tırım onla yürüdüm.
Aldık makineyi, koyduk çantaya, bindik otobüse. Bir yağmur atıştırmaya başladı... anlatamam.
İneceğimiz durağa yaklaşırken sanki gök yarıldı!
Durağa geldiğimizde ben şemsiyemi açtım, indik ama inmemle pabuçlarımı çıkarıp elime almam bir oldu.
İyiki de yapmışım, sular bileğime geldi daha iki adım atmadan.
Tamam saçımız-başımız ıslanmadı o gün ama donum üzerime tayt oldu, ehehe :D
Ayaklar çıplak, dizlerin üstüne kadar sucuk olmuş haldeydim eve geldiğimizde :)
Gülmekten ölüyorum, sevgilim yüzüme bakıp anlamaya çalışıyor acaba sinirimden mi yoksa gerçekten keyiften mi güldüğümü. Bi' yandan da benim kocaman şemsiyemin altında, halinden memnun... :)
Çok keyifliydi nan!, bol bol küfrettim :)
Senin gibi memleketin yazını da, güneşini de, yağmurunu da... şeklinde başlayıp, çok tü-kaka kelimelerle devam eden küfürlerdi :)
Bundan sonra sıkıysa şemsiyemi aldığımda bana gülsün, artık ısıtıp ısıtıp burnuna süreceğim, cemşit pilavı misali bi' anımız var :D
(Burada bi' not düşeyim: 'Temcit Pilavı' diye bilinir tabisi de ama ''Cemşit Pilavı'', yakın dostlar ile aramızda anısı olan, en hızlı ısıtılıp-servis edilen -bildiğin- pilavdır)
Neyse...
Bu memleketin havası da bö'le çükündürük işte :)
Peki, böyle havalarda en güzel n'apılır?
''Yüzülür, sıcak kumlarda yuvarlanılır, uzun yürüyüşlere çıkılır'' demeyi çok isterdim :)
Tabisi de; kitap okunur! :)
Ben de öyle yaptım... yorganı kanepeye taşıdım, pijamamı bile çıkarmadan kitaba gömüldüm.
Bizim minnak durur mu?
Hemen; sarmaşık mode: ON :)
Geldi sarıldı-dolandı koluma zibidi, sarı düdük :)
O koluma sarmalanmış haldeyken kitap okumak, daha bi' zevkli, daha bi' huzurlu :)
İyi ki almışım E-book reader'ımı :)
Hangi kitabı alsam? Bitirince hangisini okumaya başlasam? Hangisini bavula koysam? gibi dertlerim yok artık :)
Yüz küsur kitabım içinde, tüy gibi hafif, 200 küsur gram, dadından yinmiyor :)
Ama tabisi de gerçek kitabı okumanın zevki apayrıdır, evde yayıla-döne onlara dokunarak okumanın zevki bambaşkadır :)
Bu arada, o kadar laf ettim havaya-buluta. Bakın, boşuna değil yani ettiğim laflar.
bkz: hainbulutlar
Böyle başladım işte hafta sonuna... yaz tatilime :)
Dilerim, bundan sonraki günlerde güneş yüzünü esirgemez bizden.
En güzelinden-gülücüklüsünden olsun hafta sonunuz :)
Çükündürük...
Şöyle de diyebilirim;
Bugünlerde ben,
Çükündürük,
Gay Pride Şemsiye Hikayesi,
Gıpgri,
Gısgri,
Okuma halleri,
Polonya'nın çükündürük havası,
Sarmaşık,
Sarmaşık Kedi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
...yavrum seni layk ettim...
-
Efenim, sizlere şimdi bi' babanne tarifi vereceğim. :) Bu karışım bana rahmetli babannemin hediyesi-hatırasıdır. Tarifi bütün malz...
-
Yazar: Gabriel García Márquez Çeviri: Seçkin Selvi Orijinal Dili: İspanyolca Basım Yılı: 1984 Yayın evi: Can Yayınları Arka Kapak Yaz...
-
İlkokula gidiyordum... Andımız henüz değiştirilmemişti: Haftada beş gün, her sabah 'Andımız'ı içerdik. '' Türk'...
Çok sikindirik buraların havası. Seasonal affective disorder sahibi bi insan oldum depresyona girdim. Naciz vücüdüm yazın sıcak görmeye alışmış, İngiltere'ye geldiğimin ikinci haftası salya sümük hasta oldum, antibiyotikler aldım, bir rulo tuvalet kağıdını sümüklerimi silmek için harcadım. YAZIKLAR OLSUN.
YanıtlaSilPride London yürüyüşüne ben de katıldım he. :D Çok güzel, çok aykırı, çok denişikti.
Yalnız o sarı düdük nasıl bir keyif sahibi belli değil. Hayat ona güzel ya. :)
Nütfen.... ''çükündürük'' :)
SilAcı biber sürücem, o olcek :)))
Ben de katılıcam kısmet olursa :)
Şemsiyemle katılmayı planlıyorum, eminim çok sevileceğim ^ ^
Bu havaların ben ta' ..........yım! :)
Bu düdük var ya bu düdük?
Ondaki keyfin onda biri bende olsa, herhalde ölmezdim :)
Nasıl bi' sefa mezevenkliğidir anlayamıyorum :)
Yuh o nasıl bulutlar öyle, Leylak için depresyon vakti:))
YanıtlaSilNeyse oku sen kitabını o şirin Yumoşa yumulup:)) Buralar biraz serinledi de az nefes aldık, bunca yıldır Ankara'da gördüğüm en sıcak yazdı.
Ha bir de ısıtıp ısıtıp kocanın burnuna süreceğin pilavın adı temcit, cemşit değil:)) Hani Türkçeyi unutmaman babında abla olarak hatırlatayım dedim:)))
Öperim çok, gri göklerin prensesi...
Ablacım :)
SilDepresyona gerek yok... moralimi bozma nütfen :)
Ankara kuru sıcak, eheh, almayayım :)
'Temcit Pilavı' meselesine gelince; teşekkür ederim uyarına ablacım, hata bende, orada bi' açıklama yapmalıydım... hemen yukarıda açıklamasını yazdım :)
Dilerim şimdi anlaşılır olmuştur, on puan on puan, ben bilmişimdir :)
Cemşit pilavı, mikrodalga neyin on saniyede ısıtılıp burna sürüleninden olayo :)
Annatırım bi' ara hatırasını, hatırlar hatırlar gülersin pilav yaptıkça :)
Ben seni daha bi' çok öperim ablaların ablası, Leylak kokulum :)
Cork cork hem de :)))
Ayy hakkaten ne şans varmış abla sende yaa!
YanıtlaSilRuhum daraldı son fotoğrafa bakarken.
Umarım düzelir biranönce havalar..
Şansımı .......!
Sildesem ayıp olmaz sanırım :)
Fenalık geldi, her yer su sesi! :)
Umarım düzelir canım.
Biz o havaları nasıl özlemle bekliyoruz ah bir bilebilsen Ella...Yapıştık, yandık mahvolduk ya... Klima altlarında pineklemekten sıkıldık. Hafta sonu yağmur deniyor da nasıl özlemle bekliyoruz bilsen.
YanıtlaSilAma seni de tahmin edebiliyorum, bi kararı olsa şu işin d mi?)
Öptüm ıscak ıscak
Ortası yok bu işin sanırım...
SilYa yanacağız, ya donacağız :)
Bugün de hava aynı; soğuk, kapalı,az sonra yağacak, çorapla geziyorum evde :)
Ben de öptüm ıscak ıscak :)
:)) Senin portakalle sarmaş dolaş tatilin tadını çıkar. Buralar da pek bi sıcak zaten yapış yapış:(( Biz de yağmuru özledik. ,
YanıtlaSilBu arada Zonguldak tarafında pancara çükündür diyorlar, senin tabirle bi ilgisi yoktur herhal:))
O portakalı öptüm burnmusundan.
Varsayalım 'Çükündür'den geliyor :D
SilEhehehe, sevdim bu lafı.
Çıkarıcam tatilin tadını da, hava izin verirse :)
Öpüyorum senin yerine portakalı :)
ben de bu kıza yaz nasıl uğramadı dedim bir an,şanslısınız yapış yapış iğrenç kokulu kıyafetli insanlarla dip dibe olmaktansa serinlik iyidir..iyi..mis:D
YanıtlaSilSerinlik iyidir, mis... tabisi de :)
SilAma buz gibi hava, yağmur-çamur, güneş sımsıcakken aniden sırılsıklam ıslanıvermek filan pek sağlıklı şeyler değil :)
Ağustos ortası yorganla yatıyoruz, uzun kollular ve çoraplarla evde geziyoruz :)
Bu da can yani... bir-iki haftacık olsun gün yüzü görüp ''öfff!'' diyebilseydik keşke :)
güneş görmeyen memelkette niye yaşanır ki? memeleket değil asıl o kafa çükündürük bence:)
YanıtlaSilHa bu arada bidaha doğarsam senin kedin olmak istiyorum:P Güneş olmasada olur :)
YanıtlaSilBenim kafa tabisi de cukunduruk :)
SilAhahaha, Eltimin bilgisayarini kullaniyorum, Turkce klavye yok, kendi bilgisayarimi acmak zor geldi. Bole de pek komik oluyomus :D
Sevdicegimin memleketi, n'aparsin...
Benim kedim olsaydin, arkadaslarim benim minnak yerine seni 'lucky bastard' seklinde cagiracaklardi ki; cok ayip :)))
Operim.
Tatilim boyunca her uj-bej gunde bir bakacagim bloguma :)
ohh hakikaten ne çükündürük hava o annem?? tam hafakan bastırıcı, sinirden ağlatıcı, kış havası bu yaa, ağustos'ta niden niden niden demek istiyorum. tatilinde açılmıştır o bulutlar inşallah Sitticim.
YanıtlaSilbizim şirketi de yaz tatiğli için bugünden kapadılar. ben de inşallah Pazartesi Bodrum'a gidiyorum ve fakat hala reglato olmadım. Senede tatil yaptığın 10 güne denk gelen reglato kadar çükündürük bi durum var mı yaa?? Neyse, kocakarı ilacı tavsiye ettiler. Civan perçemi diye sarı bi ot, kaynatıp içtim, bakalım bekliyoruz gelişmeleri ahahah:))
Yavrım, hava bi' dün açtı azıcık, bi' de bugün hemen hemen tüm gün açıktı :) Hep bulutlu, hep kapalıydı.
SilSerin serin geçirdim tatilimin ilk haftasını anlayacağın ama çok güzel uyudum (kaldığımız ev çam ormanı dibinde ve çim serili bahçeli, saat 22:00 gözler kapanıyor bende) ve dinlendim :)
Bol bol da okudum.
Harry Potter'a başladım, ilk kitap bitti, ikincisini yarıladım sayılır :)
Bayıldım!
Yazarım yakında yazısını, eheheh.
İyi tatiller sana kuzum, reglatosuz-sorunsuz, mutlu-mesut geçirirsin umarım :)
Öptüm.