Yollarımız ayrılsa bile seninle arkadaş...


Başlık ''tatlı su dostlukları'' olmalıydı, bu seferlik böyle kalsın.
(Hehe, evet Lou'm çaldım senden bu deyimi, parası neyse veririz :P)
Aşağıya yazmak üzere olduğum tüm satırların ardında ölene dek dururum.
Kimse sonra gelip bikbik etmesin.
bkz:istisnalar kaideyi bozmaz

Yalnızlık zor değil mi?
Bazen mecburen yalnız kalıyor insan. Hayat bunu getiriyor.
Kendimden biliyorum, memleketimden ayrıldım, arkadaşlarım-dostlarım-ailem.
Hepsini mecburen ardımda bıraktım.
Yalnız kaldım, zordu ama bu demek değildi ki yapayalnızdım.
Sevgilim vardı yanımda, sevgilimin arkadaşları, yeni adım atılan arkadaşlıklar...
Anna, Marta, Helena, Eva, Pawel vardı artık.
Her yeni başlayan şey gibi, zordu, yalnızlık-yabancılık çekiyordum.
Yalnızdım ama sadece tüm sevdiklerimin benden uzak olmasının getirdiği yalnızlıktı bu.
Duygular aynıydı, sevgiler aynıydı... araya özlem girmişti eskilerimle, olan biten buydu.
Hepimize böyle yalnızlıklar gelsin gelecekse.
Ya, yalın, katıksız, buz gibi yalnızlıklar?
Bugün buna biraz dokunayım istedim.

''Arkadaşlık'', dünyanın en güzel, en güven verici, en tatmin edici duygusu bence.
Arkadaşın varsa eğer, senden güvende olanı, senden mutlu olanı yoktur.
Yalnız değilsindir.
Bilirsin ki sevincinle zıplayacak, acınla gözleri dolacak, öfkenle hiç tanımadığı birine seninle beraber diş bileyecek, en hain planlarına ortak olacak, sırrını saklayacak, her boş zamanında tek bir ''haydi'' ile seninle saatlerini harcamaya gönüllü, sırtını yaslayabileceğin, görüşüne güvenebileceğin biri vardır.
Binlerce kilometre uzağa gitsen, yüreğinde onu da taşıdığındır arkadaş.
Hep aklının köşesinde olan, hep hayatında gölgesi gezinen, adı anılandır.
Ne o? ''Senin bahsettiğin şey arkadaşlık değil, dostluk Ella mı dediniz?'' hadi ordan!
Arkadaş dediğin böyle olmalı.
Eğer hayatına arkadaş diye seçtiklerin bu nitelikleri taşımıyor ise, o senin sorunun.
Ya da yanlış kişilerle arkadaşlık ediyorsan, bu yine senin sorunun.
Dostluk konusuna girmeyeceğim derinlemesine.
Aslında büyütülecek birşey değil, ''ileri seviye arkadaşlık''tır dostluk.
Artık öyle bir yerleşmiştir ki hayatına o arkadaş, o kadar uzun zamandır arkadaşlık ediyorsundur ki, farkında bile olmadan seviye atlanır ve dost olarak yerleşir.
Diğer arkadaşlarından biraz ayrıcalıklı hale gelir, öncelik kazanır kalbinde.
İkisinin arasındaki fark dağlar, taşlar, vadiler değildir.
Tüm arkadaşların dost olmaya adaydır ve sağlam arkadaşlıklar kurup sürdürdüğün sürece hepsinin hayatına kalıcı yerleştiğini görürsün.
Ne yani, sen hayatında olan herkesle dost musun?
Sevmez misin arkadaşlarını?
Aşk'ın içini boşalttığınız gibi, ''arkadaşlık''ın içini de boşaltmayın.
Merhaba-merhaba tanış olmakla arkadaşlığı karıştırmayalım derim ben.
Gerçi 2 günde aşık olup, hatta saatler içinde kendini biriyle, bir yabancıyla yatakta bulup ''Aşk'' kadar özel, anlamlı bir sözü ağzına sakız eden, ve ne yazık ki aşk'tan ahkam kesen  insanlara,  tanış olmak - arkadaş olmak - dost olmak farkını anlatmak deveye hendek atlatmaktan kolay olmasa gerek.

Neyse arkadaşlığımıza dönelim;
Bir kadının ağzından dökülen aşağıdaki cümlelerden en az biri size tanıdık mı?

''Anlaşamıyorum kızlarla.
Erkek arkadaşlarım beni daha iyi anlıyorlar.
Adi bu kadınlar kardeşim, hepsinden ayrı kazık yiyorum.
En yakın arkadaşım erkek.
Erkek arkadaşlarımın görüşlerine daha çok güvenirim.
Aaaa, benim en iyi anlaştığım arkadaşım erkektir, birbirimizi süper anlarız.''

tanıdık geldi mi bu veya buna yakın cümleler?

Veya, bir erkeğin ağzından;

''En yakın arkadaşım-dostum kız.
Kızlarla süper anlaşıyorum, beni daha iyi anlıyorlar.''

ya bu veya buna benzer cümleler?

Şahsi görüşüm; kaçacaksın arkadaşım!
Ardına bile bakmadan bu sözleri sarfeden kişiden mümkün olduğunca hızlı uzaklaşacaksın.
Aramayacaksın-sormayacaksın.

Kural 1: Kadının ''en yakın arkadaş''ı kadın olur, erkeğin erkek!
Eğer bir kadın bu kuralı kırıyorsa kesinlikle psikolojik rahatsızlığı vardır arkadaşım.
Hastadır, kaprislidir, ego manyağıdır veya tatminsizdir.
Kıskançlık, fitne-fesat her şeyi bulabilirsiniz.
Kadınlarla yakın arkadaşlık kuramamasının sebebi de kendisindeki arızadır.
O kadar sorunlu-sorumsuz-arızalıdır ki, aklı başında olan hiçbir kadın böylesiyle arkadaşlık etmek istemediği için yalnız bırakılmıştır ve -mecburiyetten- erkeklerle arkadaşlıklara yönelmiştir.
Sonra da kalkıp şu yukarıdaki cümlelere yakın sözler sarf eder.

Ne zaman bu veya buna yakın sözler işitsem, söyleyen kişinin ağzının ortasına bi' tane çakasım gelir.
Herkes şeytandır zaten bir tek bu kızcağız melektir.
Öylesine bir melektir ki bugüne dek onlarca-yüzlerce-binlerce kadın tanışının hepsinin arızası vardır, bir tek bu kusursuz üretimdir.
Yazıktır böylelerine, acınasıdır.
Yalnızdır.
Yapayalnızdır.
Yalnızlıktan neye-kime saracağını bilemez.
Önüne geleni hayatına alır, açtır çünkü, ilgiye, sevgiye, iki sıcak kelimeye, güvene açtır. Egosu açtır. Kalbinde içine ne atarsa atsın dolmayan, doymayan, kapanmayan bir kara delik vardır.
Kendine arasıra şans verilir.
''Gerçek'' arkadaşlık fırsatlarıyla karşılaşır.
Ama kendi kişisel güvensizlik-açlık-yalnızlık döngüsünden dışarı bir adım atamaz, kıramaz, ne egosunu susturur ne de gereksiz kaprislerinden, yalanlarından vazgeçer.
Aklı başında olan taraf bakar ki gidişat gidişat değil, verdiği şansı geri alır, vazgeçer.

Erkekler için de durum farklı değil.
Sadece '' erkeğin erkek arkadaşı olur'' hacım.
Erkek erkeğe konuşmak, dertleşmek, saçma sapan muhabbetlerin dibine vurmak kadar zevklisi var mıdır?
Futboldan, biranın kalitelisinden, bilmem kaç bilmemneli vidalardan, şarjlı matkaptan, ondan bundan...



Demiyorum ki; her erkek erkeklerle, her kadın kadınlarla arkadaş edecek.
Bakınız, tekrar söylüyorum '' en yakın'' dan bahsediyorum.
Elbette sağlıklı-yetişkin-yetişmekte olan bireyler olarak karşı cinsle arkadaşlık edeceğiz.
Doğal olan da zaten bu.
Ama bu hemcinslerimizi tü-kaka yapmayacak.

Hayır, biz nasıl kuruyoruz arkadaşlık hemcinslerimizle? Anlamıyorum.
Hasta mıyız? Arızalı mıyız? Nasıl kızkıza söyleşip-dedikodu yapıyoruz?
Paylaşıyoruz, güveniyoruz, araşıyoruz, akıl danışıyoruz.
Neden benim arkadaşlarım sevgilimi ayartmaya kalkmıyor da senin tüm kız arkadaşların bunu denemiş oluyor?
Biz nasıl anlaşıyoruz hemcinslerimizle?

Uzun lafın sopası: kimse melekçilik oynamasın!

İnsan olun kuzum, az aynaya bakın.
Sorgulayın bakalım yalnızlığınızın sebebini.
Kimsenin neden sizi anlayamadığını.
Neden etrafınızda bir tek hemcinsinizin olmadığını.
Neden oturup tek başınıza plan yapmak zorunda kaldığınızı.
Neden kızkıza sohbet edecek kimsecikleri bulamadığınızı ve her erkek arkadaşlarınıza mecbur kaldığınızı.
Az çuvaldızı kendinize batırın.
Hep mi diğerleri suçlu?
Hep mi siz melek?
Hep mi...
Ayıptır, kimse bu yalanları yemiyor bunu bilin, az silkinin, kendinize gelin.

Herkese benden gelsin:
Açın-bulun-dinleyin : Melike Demirağ - Arkadaş
Aramaya üşenenlere de hizmet ediyoruz :
Arkadaşım eş, arkadaşım şek, arkadaşım şimşek :)
(Eee, böyle bilip söylüyorduk, ne yani, bu da mı suç?)


Dipnotdediğinböyleolur: az bile dedim.
Onuncu köye kadar yolum var anasını satayım.

Görsel: Google Images

13 yorum:

  1. Kadınlarla daha sıcak sohbetler kurabiliyorum. Çevremedeki erkek arkadaşlar, yaptıkları şeyleri eşlerine sormadan yapıyorlar. Bir tanesi ne telefonda eşine "ben bu akşam arkadaşlarla pikniğe gidiyorum tamam mı lan ? arayıp sorma" diyor.Ben kitap okuyorum, Recep İvedik sevmiyorum diye onlar da benden uzak duruyor. Amma ve lakin 4 tane kankam var 2si yanımda 2 si başka şehirde. O erkek arkadaşları hiç kimseye değişmem. Hele bir tanesi ile karımdan daha çok muhabbet ediyorum. Eveeet erkeğin kankası erkektir ! Kızınki Kız !

    YanıtlaSil
  2. Kesinlikle çok güzel bir yazı olmuş! Tamam, kadın milleti de az değil, bir sürü kıskanç, kaprisli, kompleksli, arkadaş olunmayacak tip var ama hepsi de kötü değil ya! Ben de sinirlendim bak :p

    YanıtlaSil
  3. Anladım ben seni tam manasıyla ne demek istediğini Ella sultan:D
    Bu da yazıya benden de bi dipnot ekle:
    "Cicişkonuz bol olsun :D"

    YanıtlaSil
  4. *Kıllanan Adam*
    De mi ama?
    Arkadaşlık tamam iyi, güzel, hoş. Benim de var samimi erkek arkadaşlarım. Erkek görüşü gereken konularda süperdirler. Her daim yoruma-yardıma hazır, can-ciğerdirler ammaaaaa... var mı şöyle bir kızkıza kaynatmanın zevki, rahatlığı?
    Kazara otururken dizi değse insan bi' toparlanır. Hep vardır gizli bir mesafe, sınır. Olmalıdır da zaten.
    Hemcinsleri ile sağlıklı ilişkiler geliştiren kadınlar güvenilir, karakter sahibi, ayağı yere basan ve dünyaya düzgün bakan kişiler gibi geliyor bana.
    Budur, bu kadardır yani :)

    *MeLLy*
    İşte o kaprisli, gıcık, sorunlu tipler bi' türlü arkadaş bulamayan, bizi uyuz edip kaçıran tipler :)
    Kaçacaksın öylelerini görünce canım.
    Ardına bile bakmadan :) Mümkün olduğunca hızlı ve uzağa hehehehe

    *Lou'm*
    Kuzum.
    Cancağızım.
    Anlayışına hastayım, bilirsin :)
    Dipnotunu dibe ekledim.

    Hanimiş: bitter, S.Ella kaçar :)

    YanıtlaSil
  5. hahhaha sittirellayı kızdırmışlar :)))

    saçını başını yolarım valla o hatunun kim kızdırdıysa :)))

    yahu artık yetişkiniz...
    ben mi anlatayım bu saatten sonra kadınla kadının kanka olamayacağını...
    olur zannedersiniz bi süre amma...
    olmaz ella.
    eşyanın tabiatına aykırı :))

    hayır olsa tükkan senin...

    reca ederim şimdi benim kadın dostlarım felan var deme...
    adı üstünde..
    "şimdi" var :))
    en eski kadın arkadaşın kaç senelik mesela??

    rölax...
    kurallar böle.
    ben koymadım ki bu kuralları.

    Annaya, Martaya, Helenaya, Evaya selam ederim...
    e Pawele de ayıp olmasın selam söliyim bari napıyim hahahaaaa

    YanıtlaSil
  6. Nasil derin konulara girmissin be cicim :)
    O senin bahsettigin, bizim hep bekledigimiz arkadaslarda arkadasliklarda eskilerde kaldi gibi geliyor bana, gunumuzdeki iliskilere bakiyorum asklarda arkadasliklarda hep yalan dolan...
    Ama yine de umidi kesmemek lazim degil mi ;)
    Birde soyle oturup karsilikli kahveleri yudumlarken kaynatacagimiz gunleri dort gozle bekliyorum yahu ;)

    YanıtlaSil
  7. Ella'cım, ne güzel anlatmışsın. Ben de düşünürüm zaman zaman bu konuyu.

    Klişe laf ama ne yazık ki doğru; günümüzde arkadaşlık -dostluk kavramlarının pek bi havada kaldı. İçleri boşaltıldıkça hafiflediklerinden olmalı. Bir bakıyorsun bu gün varlar, yarın yoklar. İşte onlar arkadaşımsılar. İmitasyon takılar gibi pek de önemsenmedikleri için kaybolup gidiyorlar. Oysa gerçek olanları yıllara meydan okuyup gitgide değer kazanıyorlar. Bunca yaşı geride bırakmış biri olarak geriye dönüp bakınca az sayıda ama hatırı sayılır büyüklükte arkadaşlık dostluk ilişkisi yaşadığımı görüp mutlu oluyorum. Hem de artık tanıdıklarım bana yeter, yeni dostluklara gerek yok dediğim noktada yeni mücevherler tanıyıp farkına bile varmadan bağlanmanın, sevip saymanın, yani insan olmanın keyfine varmak da var. Kayda değer olmayanlar elenip gidiyor zaten.

    YanıtlaSil
  8. *absalom*
    İşi şakaya vurup gülüp anlatmışsın da absalom... sorduğun sorunun cevabını düşündüm.
    İzmirdeki cancağızımla ilişkimiz 10 yıla vardı varacak.
    Üniversitedeki cancağızımla ilişkimiz 15 yılın kapısı.
    Çocukluk arkadaşım var, aramızda 8 ay fark.
    O farkı çıkarırsak hala canciğeriz.
    32 yıl eder nerdeyse.
    Birini toprağa verdim, canımdan can gitti.
    Onunla da yılları devirmiştik.
    İstanbul'daki prensesimle ühhüüüüü, ne 5 kaldı ne 10.
    Daha sayayım mı?
    Buradaki arkadaşlıklarım bile günden güne güçlenerek bir kaç yılı devirdi.
    Demek ki... oluyormuş.
    Yeni arkadaşlar eklendi bu süre içinde.
    Belki bu arkadaşlarımla da yılları devireceğiz.
    ''Ne iyi etmişiz de tanışmışız'' diyeceğiz.
    Kimse kusura bakmasın, sen de bakma absalom.
    Kadının kankası kadındır.
    Erkek olanın bir arızası kesin vardır.

    *A-H*
    Yapacağız kuzum, yapacağız.
    Kızkıza muhabbetin dibine vuracağız :)
    Gülmekten karnımıza giren ağrıları ne yapacağız?
    Daha çok toto ısırılacak, ahahahaha :)))

    Hanimiş: kahveler senden :) fallar benden.

    *Begonvil*
    Çok haklısın.
    Ne kadar boşalırsa kelimelerin içi, o kadar hafifliyorlar.
    Havalanıyorlar sevgili Begonvil.
    Yıllar geçtikçe içini daha da doldurduklarımızdan olmak umuduyla.
    Buz gibi Polonya'dan sımsıcak gülücükler.

    YanıtlaSil
  9. *dikişdersi*
    Beğendin umarım :)
    Yamuluyorsam düzelt cicim, haksız mıyım? :)

    YanıtlaSil
  10. öhhh.yoruldum okumaktan..yeni düştüm de.
    alışırım sanırım çünkü hoşuma giti.
    şimdi hemen arkadaşlarla yeniden! bağlatı yapayım..
    korktumda. geyik meyik.!

    YanıtlaSil
  11. *dikişdersi*
    halısın demiş ya... e be Çiğdem :) Ne diyeyim ben sana.
    Halı-kilim-paspas... :)

    *eren*
    Sana kolay gelsin diyeyim ben o zaman :)
    Beğendiysen ne ala.

    YanıtlaSil
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

...yavrum seni layk ettim...