İstepne burcuyum.


Deneme yedibinikiyüzaltmışsekiz: Azmettim yazıcem uleeeyn!
Tam da foturaftaki sallengoz arkadaş gibi kabuğuma çekildimdi epeydir, mecbur kalmadığım sürece vazzap bile kullanmıycek kadar içime döndüydüm...
Ayh! Sıkıldım kendimden!

Hani sağda solda gezen Nurella capsleri var ya? Hah! Aynen öyleydim :)
Alt dudak üst dudağa destek yapmış, dudak kenarları aşağı çekilmiş, burnun ucu kırıştırılmış, yukarıdan bakan bi' havayla göz kapakları yarı indirilmiş "Beyenmedim bebeyim! Bizımla deyilsın!" pozları verdim günlerce. Aynaya bakınca gördüğümden kendim korkuyordum, düşün!
Sonra sıkıldım işte, içimdeki deli kız gaza geldi yine.
Burcumu çok seviyorum ve hatta sanırım aşık gibi bi' şeyim. İkizler'im! (kalp kalp) İçimde bi' yerlerde, diğerinin moralini düzeltecek "istepne" hatun beklemede her an :)))
Son zamanlarda hep ruhsal rahatsızlıkların ön planda olduğu Kore dizilerini seyrediyorum, az daha devam edersem olayı kişilik bölünmesine bilem bağlayabilirim.
Neyse...

Sevgilimi binaltıyüzelliüçüncü defa takdir ettim, suratsızlığıma tahammül edebilmesi sebebiyle :)
Hatta -sırf ona güzellik olsun diye- bugün evi köşe bucak süpürüp, yerleri -hem de buharlı muharlı dezenfekte eden şu makineylen- sildim. Üstüne mutfağa girip yemekler pişirdim çeşit çeşit. Yemekte bi' tane buz gibi bira açtım ona...sonra "azcık bana da versene" deyip birasına ortak oldum o ayrı :)

Düşündüm de, ne zaman kendimden hoşnut olmasam eve girişiyorum. Geçen sefer pencere-pervaz misler gibi temizlediydim. Yok, ben depresyona giremiyorum. Bi' limitim var sanırım, biriktiriyorum, biriktiriyorum. Ne zaman "mutsuzluktan ölebilirim!" noktasına gelsem: "Ta-daaam!"
İstepne hatun devralıyor kumandayı :)
(Stepne değil bebeyim, is-tep-ne... çocukken oynadığımız "istop" gibi...ahah dur -de'leri, -da'ları birleşik yazayımda çıldırtayım seni)
"Kalk kalk kalk! Kaldır o koca totoyu!
Yakışıyor mu sana böyle pasaklı-saçaklı durmak?
Suratsızlığın cezası olsa en az on yıl yerdin!" diyerek veriyor gazı...
Hatun işi biliyo! :)
Belki de pisi-kolojik bi' sorunum vardır, kimbilir? Doktorum bilmiyo ama orası kesin :)

Taslak olarak duran onlarca gönderinin üzerinden geçmem gerek, hazır gaza gelmişken. Okuyup gönderisini yapmaya üşendiğim onlarca kitabı masamın üzerime kule yaparak işe başlamalıyım.
Yaparım ben, yaparım... Aslanım, kaplanım.

Bu arada, şirinlikle, olumlamakla, pozitif düşünceyle, kişisel gelişmek-şahsi dönüşmekle neyin ilgisi yok nan bu gönderinin.
Hani "hayat güzel laylaylay!" havalarında değilim. Hayat bok gibi hep...nesi güzel?
Bi' kere "insan" dediğimiz yaşam formu dahil bu hayata... Adi, şerefsiz, iki yüzlü, yalancı, çıkarcı...(kedi ol-a-madığıma göre ben de dahilim bu genellemeye)
Bu türün istisnaları da olmasa on yıl kadar önce kesin "Hadi ben kaçtım!" demiştim herhalde...
Şaka gibi...kendi türümle anlaşamıyorum iyi mi?
İnsan sevmem, sevmiyorum. Çok denedim-zorladım; ı-ıh! olmuyor.
Benim olayım kedi-köpek-kitap-çiçek-böcek neyin işte.
Böyle güzel... az insanlı... neredeyse insansız.
Bırakayım dağınık kalsın.

Hanimiş: Aslıııeeeaaa!
Sallengoz yeme huyundan vazgeç...n'ütfen :/

Görsel: Sahibinin sesi - Sittirella marka

5 yorum:

  1. Kulağın hep o is-tep-ne hatunda olsun, iyi bişii yapıyo o. :)

    Hem, aslansın kaplansın sen :)

    Sevgiler

    YanıtlaSil
  2. Yaa şu son paragrafı okurken çok tuhaf oldum biliyor musun. Sanki kendi yazdığım bir şeyi okuyormuşum gibi geldi.

    YanıtlaSil
  3. aynennnnnnn böğürem mi ?? aynaya bakmıyorum vallahi, bakınca bile sinirim bozuluyor.
    yalnız dilliz neyse ki

    YanıtlaSil
  4. "Birak daginik kalsin" guzel insan :)

    YanıtlaSil
  5. hadi bakalım arkası gelir belki gönderilerin.Öpücük öpücük sımayli sımayli:)

    YanıtlaSil

Buraya yazmaya niyetlendiğin her şeyi aleyhinde delil olarak kullanabileceğimi bilmeni isterim...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

...yavrum seni layk ettim...