Bin Muhteşem Güneş / A Thousand Splendid Suns


Yazar: Khaled Hosseini
Çeviri: Püren Özgören
Orijinal dili: İngilizce
Basım yılı: 2007
Yayınevi: Everest Yayınları

''Nereye giderseniz gidin, ülkeniz peşinizden gelir. Artık siz orada yaşamasanız da o içinizde yaşar. Afganistan'ın Khaled Hosseini'de yaşadığı gibi…

Bin Muhteşem Güneş, ilk romanı Uçurtma Avcısı'yla tüm dünyada inanılmaz bir başarı yakalayan Hosseini'nin ikinci romanı.
Yazar bu romanında da yine doğduğu toprakları anlatıyor. Bu kez iki kadının kesişen yaşamları ve dostlukları üzerinden…
Küçük yaşta evlendirilen kızlar, çocuğu olmayan kadınlar, babaya ya da çocukluk arkadaşına duyulan, geçmişe gömülmüş aşklar…
Khaled Hosseini, hasreti, dostluğu, aşkı ve insanlığı en iyi anlatan yazarlardan. Başarıyla kurduğu olay örgüsüyle, çıkmaz yolların nasıl düzlüklere açılabileceğini gösteren yaratıcı bir kalem. Bin Muhteşem Güneş, kelimenin tam anlamıyla “beklenen” bir roman…''


''Bunu öğren, kafana iyice sok, kızım'', dedi Nana. ''Pusulanın hep kuzeyi gösteren ibresi gibi, bir erkeğin suçlayan parmağı da daima, mutlaka bir kadını gösterir. Her zaman. Bunu hiç unutma, Meryem.''


''Bak sana ne diyeyim. Bir erkeğin kalbi fesat, habis bir şeydir, Meryem. Bir ananın rahmine hiç benzemez. Kanamaz, sana yer açmak için genişlemez.''


''Aklına Nana'nın bir keresinde söylediği şey geldi; her bir kar tanesinin, dünyanın bir yerinde haksızlığa uğryan bir kadının ağzından dökülen bir ah olduğunu. Bu iç geçirmeler gökyüzüne yükseliyor, bulutlar halinde toplanıyor, sonra minicik parçalara bölünüp sessizce aşağıya, insanların üstüne yağıyordu.
Bizim gibi kadınların neler çektiğinin göstergesi, demişti. Başımıza gelen her şeye nasıl sessizce katlandığımızın.''


''Çünkü, bir toplumun, kadınları eğitimsiz olduğu sürece başarıya ulaşmaya şansı yoktur, Leyla. Hiç yoktur.''


''Sırrını rüzgara fısıldarsan, ağaçlara söylediği için suçlayamazsın.''


''Bu kentin ne çatılarını ışıldatan ayları sayabilirsin,
Ne de duvarlarının gerisine gizlenen bin muhteşem güneşi.''

Keyifli okumalar...

13 yorum:

  1. gerçekten muhteşem bir kitap, bitirmeden bırakılamıyor.

    YanıtlaSil
  2. *men de boor*
    Bu kitaba işe gidip gelirken tramvayda okumak amacıyla başladım.
    Sonra bir şey oldu ve bir solukta hepsini okudum.

    YanıtlaSil
  3. Çok acılı. Çok can yakan. Çok yürek dağlayan cinsten.

    YanıtlaSil
  4. En son okuduğum kitapla ilgili hayal kırıklığım inanılır gibi değil. Hediye olarak gelen bir kitaptı. İlk sayfalarda gerçekten sağlam bir girişi vardı. Gayet güzel kotarılmış, gözlem ve araştırmalara dayalı didaktik bir kitap gibi gelmişti. Ne yazık ki ilerledikçe yazarın aynı başarılı anlatımı ve kurguyu koruyamadığını gördüm. Ortalarda, ''bu kadın saçmalamış''(yazar bir kadın) dedirtecek kadar sıktı ve zar zor bitirdim.

    Diyeceğim; artık tavsiye edilen kitapları okuma kararı aldım. Özellikle daha önce hiç tanımadığım bir yazarın bir kitabı söz konusu ise..
    Tavsiyen için teşekkürler.

    YanıtlaSil
  5. *Leah*
    O coğrafyada yaşanan acının, Amerika'da keyif çatarak anlatımı bile bu kadar can yakıyorsa... bir de gerçekte ne canların yandığını, ne yürek dağlayıcı hikayeler olduğunu düşünmek bile istemiyorum :/

    YanıtlaSil
  6. bin muhteşem güneş hep ışıldasın Kabil'in pencerelerinden...

    iki kitabı da çok beğenmiştim...

    YanıtlaSil
  7. *Begonvil*
    Artık elime geçeni okuyup beynimi zırvalıklarla doldurma dönemini geçtim ben de Begonvil.
    Zaman kaybına gerek yok, bakkal defterinden farkı olmayan karalanmışlıklarla.
    Tavsiye edilen, üzerine konuşulan ve yorum yapılan kitapları okuyorum.
    Gerçi ben okuyun-okumayın, güzeldi-felaketti demiyorum burada ama arka kapak yazısı ve benim okurken altını çizdiğim cümleleri okuyan izleyici arkadaşlarım biraz fikir sahibi oluyorlardır, eminim.

    *laleninbahçesi*
    Ben de lale, her iki kitabı da beğendim.
    Uzun zaman olmuştu okuyalı Uçurtma Avcısı'nı,
    bir ara tekrar altını çizerek okuyup buraya not düşeceğim :)

    YanıtlaSil
  8. Önceleri önüme gelen kitabı okuyor yarım bırakmayı emeğe saygısızlık sayıyordum. Artık ben de kitap seçmeye başladım. Bin Muhteşem Güneş'i listeme alıyorum. Teşekkürler

    Sevgiler

    YanıtlaSil
  9. Çok etkilenerek okuduğum bir kitaptı,incir çekirdeğini doldurmayacak şeylere üzülürken dünyanın bir köşesinde insanların neler yaşadığını okumak gerçekten etkileyiciydi.

    YanıtlaSil
  10. *Çınar*
    Ablacım, emek falan değil bence. Artık parayı bastıran ''yazar'' sıfatını alıp eser!!!lerini bastırıyor.
    Harcadığımız zamana, gözlerimizi yorduğuna değmez.
    Bence de tavsiye ile okuyacağımız kitaplar ''aman allahım! muhteşemdi!'' dedirtmese de okuduğumuza pişman ettirmez bizi.
    Sevgilerimle :)

    *yıldız*
    Aslında ne minik şeylere takılıp kalıp hayatı kendimize zehrediyoruz değil mi?
    Oysa harcanan, yaşanamayan hayatlar var bir yerlerde...

    *Euphoric*
    :/ Benim de...

    YanıtlaSil
  11. Uçurtma avcısının hemen arkasından okuyunca baya bi sönük kaldı ama konu kadınlar olunca okunası yanı ağır bastı.yazar ne kadarda bi kadının dünyasını buzdolabı kullanma kılavuzu gibi yüzeysel anlatsada hiç bilmediğim bi ülkeyi artık tanıyormuşum gibi..
    hayat kadınsan zor be..

    YanıtlaSil
  12. *Ters Pabuçlar*
    Hiç bilmediğim bir ülkeyi artık tanıyormuşum ve o coğrafyada yetişen erkeklerin kadını hiç sayan zihniyetinden nefret ediyormuşum gibi...

    YanıtlaSil

Buraya yazmaya niyetlendiğin her şeyi aleyhinde delil olarak kullanabileceğimi bilmeni isterim...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

...yavrum seni layk ettim...